Bana Dokunma/Shatter Me'yı okuyanlar, kitabın kötü çocuğu Warner'ı hatırlayacaklardır. İşte Destroy Me Warner'ın kitabı. Aynı zamanda serinin bir buçuğuncu kitabı.
Benim kötü çocuk sevdamı artık bilmeyen yoktur herhalde. Onlarda beni etkileyen bir şeyler var. Her seferinde kötü tarafı seçmemi sağlayan bir şey. Warner da Bana Dokunma'yı okuduğumdan beri kitabın diğer erkek karakteri Adam'ı anında geride bırakarak kalbimde tahta sahip olmuştu. Destroy Me'nin Warner'ın bakış açısıyla anlatıldığını duyunca çılgınca sevinmem de işte bu yüzdendi.
Bana Dokunma'yı okuyan herkes benim kadar Warner'ı sevmemiştir, biliyorum. Ancak kararınızı bir de Destroy Me'den sonra verin. Çünkü bu novellada Warner'ın kafasının içine giriyor, onun hiç bilmediğimiz yönlerini keşfediyoruz.
Novella, Juliette'nin kaçışından sonraki zaman diliminde sonra geçiyor. Warner yaralı. Hem fiziksel hem de duygusal anlamda. Kafası karışık ve sanrılar görüyor. Juliette sanrıları. Kitabın önemli bir kısmı Warner'ın iç sesleriyle dolu. Ve iç sesi ona olan sevgimi aşırı derecede artırdı. Neden mi? Çünkü Warner sadece takıntılı bir genç değil. O kırılmış bir âşık ve ezilmiş bir oğul. Juliette olan ilgisi ise öyle alelade bir şey değil. Kızı herkesten çok tanıyor ve artık inanıyorum ki Adam'dan daha çok seviyor.
Yine Destroy Me'de onun hareketlerinin arkasında yatan nedenleri de anlama imkanı buluyoruz. Mesela bir askerini neden vurduğunu. Juliette'ye neden bu kadar hastalık derecesinde bağlandığını...
“And I've fallen.
So hard.
I've hit the ground. Gone right through it. Never in my life have I felt this. Nothing like this. I've felt shame and cowardice, weakness and strength. I've known terror and indifference, self-hate and general disgust. I've seen things that cannot be unseen.
And yet I've known nothing like this terrible, horrible, paralyzing feeling. I feel crippled. Desperate and out of control. And it keeps getting worse. Every day I feel sick. Empty and somehow aching.
Love is a heartless bastard.”
Ayrıca Warner'ın babası, Yeniden Kuruluş'un başıyla da ilk kez karşılaşıyoruz. Söylememe bile gerek yok herhalde, adam nefret edilesi bir karakter.
Ancak bu küçük kitaptaki tek hayal kırıklığım beklediğim soruların yanıt bulunamaması oldu. Mesela, Warner'ın Juliette'ye nasıl dokunabildiği ya da onu nasıl bir silah olarak kullanmak istediği gibi. Her şeye rağmen kitap bana özlediğim ve istediğim Warner'ı verdi. Onun düşünceleriyle baş başa olmak ve Juliette'yi bir de onun bakış açısıyla okumak farklı ve tatmin edici bir deneyimdi.
Kitabın sonuna serinin ikinci kitabı Unravel Me'nin ilk birkaç bölümü ve Yeniden Kuruluş'un isyancı kahramanlarımızla ilgili raporları eklenmiş. Raporlar kısmına gerçekten bayıldım. Muhteşem bir ekstra olmuş. Unravel Me için ise feci halde meraklanmaya başladım. Bakalım Juliette, Warner'ın iddia ettiği gibi "onu seçecek" mi...
Son olarak Warner'a şu gifle sesleniyorum:
Puan: 5
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder