Zehir Ustası'nın devam kitabı Büyü Ustası'nı aslen ilk kitabın hemen ardından okumayı düşlüyordum. Fakat yine kader ağlarını ördü ve ben bu kitabı sündüre sündüre okumak zorunda kaldım. Böyle uzun zamana yayılan kitaplardan zevk almadığımı her seferinde söylüyorum ama özellikle son zamanlarda bu tür hadiseleri çokça yaşar oldum ve zannettiğim aksine böyle okuduğum kitaplardan da zevk alabildiğimi fark ettim.
Hakkında hiçbir şey bilmediğim kitapları daha bir seviyorum yahu! Zehir Ustası'nı okuduktan sonra devam kitaplarını hiç kurcalamadım, hakkında bir şeyler okumadım. Zaten kitaplar elimde vardı, o yüzden direkt olarak okurum diye düşündüm herhalde. Öyle olunca, devamında ne olup biteceği konusunda hiç fikrim yoktu. Sadece Yelena'nın Sitia'ya gittiğini biliyordum. (İtiraf ediyorum ki, bazen arkadaki tanıtım yazılarını bile okumuyorum.) Yani yaşanan her olay benim için sürpriz oldu.
Öncelikle Büyü Ustası'ndan önce kendinizi Valek'siz yaklaşık 200 küsür sayfaya hazırlayın. Genç yetişkin edebiyatının (bu tür meselesini de hâlâ düşünüyorum) en olgun ve karizmatik adamlarından Valek, Ixia'da kaldığı için Yelena bir süre onu göremiyor. Dolayısıyla biz de okuyamıyoruz. Ama bu kitabın gidişatını etkiliyor mu? Tabii ki hayır! Yelena gibi bir karakter dururken, Valek'i ne kadar özlesem de, "Ayy hadi gelse artık da kitap canlansa!" diye bir cümlenin ağzımdan çıkması imkânsız. Yelena'nın yıllardır aradığım kadın karakter olduğunu Zehir Ustası yazımda söylemiştim. Bu kitapta da iddialarımı sağlamlaştırıyor.