The Iron Fey serisinden sonra genç yetişkin edebiyatı içinde şöyle güzel bir peri temalı kitap okuma fırsatı hiç bulamadım. Zaten karşıma çıkmadı da. Julie Kagawa'nın Talon'da yarattığı hayal kırıklığından sonra genç yetişkin türü içinde, çok merak ettiğim yeni kitapları okumaya bile korkar olmuştum açıkçası. Zira hâlâ o hayal kırıklığını hatırladıkça içim sızlar. Her neyse, Sarah J. Maas biliyorsunuz ki Türkçeye de çevrilen Cam Şato'nun yazarı. Cam Şato kütüphanemde duruyor uzun zamandır fakat henüz okumadım. O yüzden bu benim ilk Maas kitabım olacaktı. Esasen konu ilgimi çekmesine rağmen yukarıdaki nedenlerden ötürü okumak niyetinde değildim lakin Sevgili Kitap'ın feci etkili ısrarlarına dayanamadım. Neyse ki hiç pişman etmedi bu kitap beni.
Kitabın türüne genç yetişkin dedim ama pek çok genç yetişkin kitabından daha karanlık ve daha olgun. O yüzden Goodreads'de bir sürü okur, kitabı new adult, yani yeni yetişkin kategorisine sokmuş. Bir nevi haklılar aslında, bir yandan da değiller. Bana göre bu kitap tam ikisinin arasında, çok iyi bir yerde duruyor. Ve kitabın o normal genç yetişkinlerden çok daha karanlık havasını ve daha mantıklı, daha olgun karakterlerini sevdim ben. Tüm bunlar ve kitabın kurgusu harika bir okuma süreci yarattı, zevkle okudum kitabı. Hiç sıkılmadan, hiç bırakma isteği duymadan...
A Court of Thorn and Roses aslında günümüzün popüler teması retelling, yani masalların yeniden uyarlanmasına selam çakanlardan. Bunu belki gözünüze soka soka yapmıyor ama hangi masala göndermeleri olduğunu anlıyorsunuz ister istemez.