24 Ekim 2013 Perşembe

Kitap Yorumu: 1602 - Neil Gaiman

 Instagram @darkshadowisborn
Bu yorumu yazarken her şeyden önce iki gündür uykusuz olduğum gerçeğini göz onunda bulundurun, sevgili takipçiler. İsterseniz yazıyı bitirdikten sonra 1'den 10'a kadar saçmalama puanı verebilirsiniz. Ayrıca yazının ilişiğindeki fotoğrafların kalitesizliğinden dolayı özür dilerim. Bir akşam vaktiydi ve cidden bu işi halletmem gerekiyordu.

Neil Gaiman benim için apayrı bir yazar! Bıkmadan, usanmadan söylemeye devam ediyorum. Ama öyle! Uzun aralıklarla okuduğum zaman bunu daha da çok fark ediyorum.

Önce 1602'nin bir çizgi roman olduğunu belirteyim. Hem de nasıl bir çizgi roman biliyor musunuz? Marvel karakterlerinin hepsini bilmesiniz de Avengers dolayısıyla aralarından tanıdıklarınız vardır. Hani şu içinde Iron Man, Thor, Spider-man, X Men, Fantastic Four, Daredevil gibi meşhur süperkahramanları barındıran Marvel. Tamam. Şimdi bu süperkahramanları alın ve 17. yüzyıla götürün. Elbette siz "hık" deyince yapamazsınız bunu ama Neil Gaiman yaptı.

1602'de yani 17. yy'da özel yetenekleri olan kahramanlar olsaydı ne olurdu? Az çok tahmin ediyorsunuzdur; Ortaçağ koşulları böylesine yetenekli insanlara muhtemelen "cadı" damgası yapıştırıp hepsini yakardı. Ki öyle de oluyor.

Yanda gördüğünüz süperkahramanı hatırlıyor musunuz? Evet, kendisi X-Men serisinden Warren Worthington III olur. Melek kanatlarına sahip bir mutant olması yüzünden Engizisyon Kilisesi tarafından ele geçirilip ölüme mahkum ediliyor 1602'deki adıyla Werner.

Werner'i ifşa ettim çünkü kanatlarıyla kim olduğunu oldukça net bir şekilde belli ediyor. Yoksa 1602'yi elinize alır almaz "Kim kimdi" demeye başlıyorsunuz. Karakterlerden bazıları (Warren gibi) kendilerini çabuk ele verirken, bazıları da ustaca gizlenmiş. Aralarında beni şokan bir tanesi oldu. Ondan ilerleyen satırlarda bahsedeceğim.

Sir Nicholas Fury, Kraliçe I. Elizabeth'in muhbirliğini yapıyor. Yani istihbarattan sorumlu. Doktor Stephen Strange ise kraliçenin aynı zamanda bir simyacı ve büyücü olan hekimi. Elizabeth ikisini de yanına çağırınca aslında birbirlerinden pek de haz etmeyen bu ikili bir araya gelmek durumunda kalıyorlar. Sir Nicholas, Doktor Strange'in "yöntemleri"nin pek taraftarı değil. Ve Doktor'un kraliçeye de söylediği "Dünya'nın yakında yok olacağı" öngörüsüne tamamen safsata gözüyle bakıyor.

5 Ekim 2013 Cumartesi

16. ÜKG Blog Turu: Doktor Uyku - Stephen King


Merhabalar,

1. yılını kutlayan Türkiye'nin ilk blog tur ekibi ÜKG yine hem kendi üyelerini hem de takipçilerini heyecanlandıran bir kitap ve yazarla karşınızda!

Benim için bu turun ayrı bir önemi var çünkü uzun zaman önce Stephen King okumuş ve çok sevmiştim. Ancak her zaman olduğu gibi yine çok istememe rağmen bir türlü kitaplarını okuyamıyordum. Anlayacağınız bu tur benim için güzel bir bahane oldu. Ne kadar tura yetiştiremesem de şu anda Doktor Uyku'yu zevkle okuyorum.

Bilmeyenleriniz için; Doktor Uyku King'in en beğenilen kitaplarından Medyum/The Shining'in devam kitabı niteliğinde. Medyum'dan hatırlayacağınız Danny'nin hikâyesi bu kitapta devam ediyor. 

Tanıtım:

King'in, tüm zamanların en çok beğenilen eseri Medyum'un (The Shining) unutulmaz karakterlerinden Danny (Dan) Torrance, "Doktor Uyku" olarak karşınızda.
Çocukluğunda bir kışını geçirdiği Overlook Oteli'nin "sakinlerinden" bir türlü kurtulamayan Dan, yıllarca bir şehirden diğerine sürüklenirken, sonunda ufak bir New Hampshire kasabasına yerleşir, bir bakımevinde işe girip, kalan "ışıltısını" ölmekte olan insanları rahat ettirmekte kullanır. Orada Dan'e "Doktor Uyku" adını verirler.

Dan, o güne dek görmediği kadar parlak bir ışıltıya sahip olan küçük bir kızla, Abra Stone'la tanıştığında geçmişiyle barışır ve Abra'nın hayatta kalabilmesi için iblislerle zorlu bir mücadeleye girişir.

İyi ile kötü arasındaki epik savaşın hikâyesi olan Doktor Uyku, Medyum'un sadık milyonlarca okuyucusunu tatmin edecek ve King külliyatının başyapıtını bilmeyenleri de hayal kırıklığına uğratmayacak yeni ve ihtişamlı bir King destanı...

Doktor Uyku'nun ilk sayfalarını merak edenler ya da okumakta kararsız kalanlar kitabın ön okumasını hemen aşağıda bulabilirler.


3 Ekim 2013 Perşembe

Kitap Yorumu: Nefes - Sarah Crossan


Distopya okumayı ciddi anlamda özlemişim. Sanırım artık vazgeçilmez türüm hâline geldi. Canım sıkıldığı zaman açıp distopya okuyabilirim, o derece seviyorum. Nefes de, tam anlamıyla, ihtiyacım olan kitaptı. Bir sayfasında bile sıkılmadım okurken. Sürükleyici ve şöyle bir düşününce karakterlerin içinde yaşadığı dünya ürkütücüydü.

Nefes’te üç ana karakterimiz var: Alina, Bea ve Quinn. Onların içinde yaşadığı “yeni” dünyada, bitkiler ölmüş ve doğal olarak oksijen miktarı da dibe vurmuş. Dünya nüfusunun pek çoğu oksijenlikten ölürken, geriye kalanlar Nefes adlı şirketin olaya el atmasıyla “Koza” adını verdikleri yeni yaşam alanında hayatlarını sürdürüyorlar. Koza’da ağaçlar var, evet. Ve orada yaşamak için yeterli oksijen var. Ancak ne yazık ki orada da zalim bir eşitsizlik söz konusu. Asıllar, yani toplumun zengin kesimi, oksijeni diledikleri gibi kullanabilirlerken, fazladan oksijen almaya parası yetmeyecek olan daha yoksul kesim, diğer adıyla Yedekler, ise oksijenlerini ellerinden geldiğince tutarlı kullanıp hayata tutunmaya çalşıyorlar.

Hiç oksijensiz bir hayat hayal ettiniz mi bilmiyorum ama daha önce etmediysem bile ben kitabı okurken ettim. Ve inanın bana berbat bir şey. Yedekler, deli gibi çalıştıkları yetmezmiş gibi, sokakta koşamıyor, spor yapamıyor, hattâ öpüşemiyorlar bile. Üstelik üzerlerinde sıkı kurallarla sınırları çizilmiş bir baskıcı güç de var. Tüylerinizi ürpertecek kadar korkunç bir durum ve ben kitabın bu kısmından bir hayli etkilendim.

İşte Quinn, işin kaymağını süren Asıllar’dan biri. Bea ise onun küçüklükten beri tanıdığı en yakın arkadaşı. Quinn, ilk başlarda hiçbir şeyden haberi olmayan ve istediğini almaya alışmış, yüzeysel bir genç adam gibi görünse de özünde oldukça farklı biri. Bir kere Yedekler’i diğer Asıllar gibi ezmiyor ve Bea’yı oldu olası kollamış. Kitabın ilerleyen kısımlarında Quinn’in karakterindeki gelişmeye de tanıklık ediyor ve onu daha bir seviyoruz.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...